Bunu okuyorsunuz, göz gezdiriyorsunuz, izliyorsunuz ve dinliyorsunuz. Her yerde görünüyor ve her zamankinden daha fazlası var; yolda daha da fazlası var. Yapay zeka pisliğinin dünyasına hoş geldiniz.
Yapay zeka çöplüğü, dijital alanı tıkayan düşük kaliteli, genel veya ruhsuz yapay zeka tarafından üretilen içerik selidir. Gelen kutularını, sosyal medya akışlarını, kurumsal teklifleri ve ötesini istila ediyor. Bunu görüyoruz, biliyoruz, hissediyoruz:
- Ürkütücü, doğal olmayan halelere sahip grafikler
- Karıştırılmış metin içeren yapay zeka tarafından oluşturulmuş sanat eseri
- Hem aşırı cilalı hem de tamamen genel olmayı başaran blog yazıları
- “Bunu bir makine yaptı” diye bağıran sosyal medya paylaşımları.
Sel ne kadar kötü? CES’e yaptığım son ziyarette, neredeyse her stantta yaptıkları ya da ürettikleri her şeyin üzerine yapay zeka yapıştırılmıştı. Bazı fikirler gerçekten yenilikçi olsa da, birçoğu sorun arayan çözümler gibiydi.
Ve sonra veriler var. AI algılama girişimi Originality AI tarafından Wired’da yayınlanan bir araştırma, LinkedIn’deki daha uzun İngilizce gönderilerin %54’ünden fazlasının muhtemelen yapay zeka tarafından oluşturulduğunu tahmin ediyor.
Şu anda, “Yapay Zeka” piyasaları hareket ettiren sihirli harfler, ama ne pahasına?
AI Slop Nedir?
Yapay zeka çöplüğü, tutarlılıktan, kaliteden, özgünlükten veya amaçtan yoksun, kötü hazırlanmış, düşük çaba gerektiren veya cilalanmamış yapay zeka tarafından üretilen içeriğin yaygınlaşması anlamına gelir. Genel, tekrarlayıcı ve açıkça makine yapımı hissettiren, insan denetimi veya yaratıcılığının eksikliğini yansıtan içeriktir.
Timothée Chalamet ve Bowen Yang’ın yapay zeka eğitimi podcaster’ları olarak yer aldığı bu SNL videosu, yapay zeka tarafından üretilen içeriğin saçmalığını eğlenceli bir şekilde yansıtıyor.
Bunun Yapay Zeka Saçmalığı Olduğunu Nasıl Anlarsınız?
Birkaç belirgin ipucu var:
- Moda Sözcük Aşırı Yükü – Yapay zeka tarafından üretilen içerik, moda jargonuna aşırı derecede yaslanıyor ve bu da doğal olmayan ve güncellikten uzak bir his uyandırıyor.
- Taze Fikirlerin Eksikliği – Yapay zeka, benzersiz içgörüler sunmak yerine, aynı yorgun ifadeleri geri dönüştürerek formüle edilmiş içerikleri tekrarlıyor.
- Gerçek Kontrolü Başarısız – Yapay zeka bazen güncel olmayan veya yanlış kaynaklardan bilgi çeker ve bu da yanlış bilgiye ve güvenilirlik risklerine yol açar.
- Robotik Titreşim – Yapay zeka, bir markanın tonunu yakalamakta zorlanıyor ve bunun sonucunda düz, kişiliksiz ve bağlantısız hissettiren içerikler ortaya çıkıyor.
Pazarlama ve Podcasting’te Yapay Zeka Eksikliğinin Sorunları
Yaratıcılar için tehlike, özgünlüğü aşındıran ve kitlelerle güveni bozan kısayollar kullanmaktır. Yapay zeka, pazarlamayı ve podcasting’i geliştirme gücüne sahip, ancak çok fazla güvenildiğinde sonuç yapay zekanın saçmalığıdır ve bu da ciddi sonuçlara yol açar:
- Marka Sesinin Kaybı – AI nüansla mücadele eder. Desenleri taklit edebilmesine rağmen, güçlü bir markayı tanımlayan duygusal zekadan ve yaratıcı incelikten yoksundur. Podcasting’de bu özellikle önemli; dinleyiciler gerçek hisseden sunucularla bağlantı kurar. AI pisliği senaryolara veya seslendirmelere sızarsa, podcast’ler robotik görünme ve sadakati yönlendiren samimiyeti kaybetme riskiyle karşı karşıya kalır.
- Azalan Güven – İzleyiciler, AI tarafından üretilen içerikleri tespit etmede her zamankinden daha bilgili. Podcasting’de, bir reklamın, seslendirmenin veya hatta tüm bir bölümün otomatik hissettirdiğini anlayabiliyorlar. AI sahte göründüğünde, zarar gören sadece içerik değil, markanın güvenilirliğidir.
- İtibar Hasarı – AI tarafından oluşturulan içerik yanlış veya duyarsız olabilir, bu da güveni yok etmenin hızlı bir yoludur. AI araçları büyük miktarda veri işler, ancak bağlam ve yargıdan yoksundurlar. AI pisliği tuzağına düşen bir marka, özellikle kötü içeriğin hızla yayıldığı bir çağda, güvenilirliğini yeniden kazanmakta zorlanabilir.
- İzleyicinin İlgisiz Kalması – Genel veya alakasız hissettiren içerikler görmezden gelinir. Podcasting’de bu özellikle tehlikelidir; dinleyiciler, bir gösterinin insani kıvılcımını kaybetmesi durumunda yayını kapatmaktan çekinmezler.
Sonic Slop Problemi: Yapay Zekanın Ses İçeriği Üzerindeki Etkisi
Yapay zeka tarafından üretilen içerik yalnızca blogları ve sosyal medyayı kirletmiyor; aynı zamanda sese de sızıyor. “Sonic slop”, kişilik, sıcaklık ve güvenilirlikten yoksun yapay zeka tarafından üretilen seslendirmelerin, senaryoların ve tüm podcast bölümlerinin yükselişidir.
Yapay zeka karmaşası ses ve podcast’te nasıl ortaya çıkıyor?:
- Sentetik Sesler – Yapay zeka tarafından üretilen sesler gelişiyor, ancak hâlâ doğal ritim, duygusal nüanslar ve kendiliğindenlik konusunda zorluk çekiyorlar.
- Ölümüne Senoryalanmış Ses – Yapay zeka tarafından yazılan podcast senaryoları robotik, tahmin edilebilir ve garip olabilir; bu da konuşmaların organik olmaktan ziyade sahnelenmiş gibi hissettirmesine neden olabilir.
- Aşırı Otomatik Reklamlar – Bazı markalar, dinleyicilerin etkileşime girmek yerine, onları uzaklaştıran, yapay zeka tarafından üretilen, sert ve doğal olmayan sesli reklamlar kullanıyor.
Aşırı Optimizasyona Direnmek
Podcaster’lar ve yayıncılar için yapay zeka yaratıcılığın düşmanı değil; dikkatli kullanıldığında hikaye anlatımını geliştirebilen, iş akışlarını kolaylaştırabilen ve erişimi genişletebilen bir araçtır.
Örneğin, bölümlerin yapay zeka destekli çok dilli sürümleri oyunun kurallarını değiştiriyor. Ancak yapay zeka düzenleme, senaryo yazma ve tanıtım materyallerine yardımcı olabilse de, insan dokunuşu yeri doldurulamaz.
İçeriğinizi İnsani Tutun
Markalar ve içerik oluşturucular yapay zekaya çok fazla yaslanırsa, ilham vermeyen, unutulabilir içerik denizinde boğulma riskiyle karşı karşıya kalırlar. Önemli olan, verimliliği özgünlükle dengelemek, içeriği yaratıcı, kasıtlı ve açıkça insani tutmaktır.
Warren Buffett’ın da bilgece ifade ettiği gibi:
“Bir itibar inşa etmek 20 yıl, onu mahvetmek ise beş dakika sürer.”
Amaç, fabrika tarzı içerik üretmek değil; hedef kitleyle önemli bir şekilde bağlantı kurmaktır.
Kaynak: Steve Goldstein / RainNews